4 Nisan 2009 Cumartesi

NE GÜZEL


Mr. :Benim de oğlum ikinci üniversiteyi okuyor.
Mrs.N.G.:Yaaaaa!Ne güzel,hiç yaşınızı göstermiyorsunuz?

Mr. :55 yaşındayım ben.
Mrs.N.G.:Aaa,ne güzel.Maşallah.Eşiniz çalışıyor mu?
Mr. :Yok.
Mrs.N.G.:Ne güzeeeel,olsun olsun.

Güzel olan ne,kimin için güzel sonra.Eşinin çalışmaması adam için mi güzel,kadın için mi?Neresi güzel?Dinlemiyor ki hasbam,ne güzel e programlı beyni herşeye ne güzel diyor yaydıra yaydıra.Biz de emprevizyon,butlan,paftos,tediye ile hipertrofiye uğramış beyinlerimizle bakıyoruz mütemadiyen.
Mr. kasılmaktan iki kat olmuş gıdısıyla tek kaş havada anlatıyor.Mrs. Ne Güzel'in de ne dediği malum.Yüzüne yapışmış emanet duran yılışık sırıtışıyla Mr'ın her cümle bitiminde o iki sihirli kelimeyi söylüyordu yeni bir soru sormadan.Diyaloğun tıkanmaya başladığı anda birdenbire maskesini atıp bize döndü.Yüz ifadesi değişti,haşin dominant bir ifade aldı eskisinin yerini.Ses tonu da Mr. ile konuştuğunun aksine tizden bas a dönüp desibeli yükseldi.Ardı ardına komutları sıraladı.Ya babasında ya eşinde bir askeri köken olmalı,hanım hanımcık olmakla rütbeli olmak arasında sıkışmışlık hissi uyandırdı.Daha fazla irdeleme inceleme fırsatı bulamadan zil çaldı.Hem de Hababam Sınıfı'nın müziğiyle.Az önceki şaşkınlıktan,coşkuya döndü içimdeki his birden.NE GÜZEL..:)

Hiç yorum yok: