Saatlerce bir karakutunun başına oturup,yemek yemeden,tuvalete gitmeden(çişini tutabildiği kadar tutarak),çalan telefonları umursamadan bir sezon bitiren ve bunu ertesi gün iyi bir haltmış gibi anlatan tiplere sinir olurdum.
Şimdi onlardan biri oldum.
Kendimce haklı mazeretlerim olmasa bunca yadırgadığım,ayıpladığım birşeyi yapmazdım değil mi(!)Kabul ediyorum mazeretler derken aslında tek bir mazeretim olduğunu...
Her bölümde birer ipucu bulan ve parçaları birleştiren bir dedektif gibi hissediyorum kendimi.Her bulduğum ipucundan sonra ''bingo'' deyip ilgili parçalarla birleştiriyorum.Duvardaki kılıçlar ve cockamouse gibi.
İlk sezon bitiminde bu diziyi izlemek için değil de;izlemek için neden bu kadar geç kaldığıma bir mazeret bulmam gerektiğini hissettim.
Şimdi;ne yaptığımı soranlara neden cevap olarak ''bilmiyorum,bilgisayara bakıp bakıp kahkaha atıyor''dendiği anlaşılmıştır umarım.
Aylakçılık dizboyu,öyle.Yağmurlu günlerde film izleyip miskinlik yapmak gibisi yok